Insan ogreniyor, her gun birseyler ekliyor kendisine
Boylece buyuyor, boyu uzuyor, sekli degisiyor hayatinin
Vucudun degisiyor,
Ellerine bakiyor hep gozlerin
Nereye koysam ellerimi,
Nereye koysam gozlerimi
Dusunuluyor
Bazen yapacak cok sey varken
Dusunmeye, yorulmaya vakit olmuyor
Bazen cok guzel oluyor gunler
Guzel olduklari farkedilmeden icip bitiriliyorlar
Ve insan susadigi zaman hatirliyor
Kana kana icmek diye birsey vardi diye
Ve yuregimde degil, kalbimde degil,
Gogusumun icinde, kafeslerin ardinda bir yer
Sizliyor, kivraniyor, aciyor, ve bogazimdan goz pinarlarima yukseliyor
Unutmustum, caresizligin verdigi gri gozleri
neseli bir kopek gibi bahçelere salinan
kendini aska salmanin verdigi heyecani
unutmustum, kendine izin vermenin ne denli urkutucu olabilecegini
bire li tutup onu hissetmeye uçurum gibi atlamanin
gulumserken gozlerin gozlerinde, utanmanin verdigi yurek sicakligini
ve unutmusum… aci cekmenin ne kadar gerçek oldugunu
sevmekten kaçip, ordugun duvarlari ucundan alçaltip, içeri bir yabanciyi sokup
sonra onunla orda tutsak kalmanin nasil birsey oldugunu
ve o, artik seni sevmediginde, yada o, seni asla sevmemis oldugunda
ve sen, onu cildirmis bir kuvvet ile sevmeye henuz basladiginda
icindeki deli kizi onunla burun buruna bir ask acisindan canli kurtarmanin ne kadar zor oldugunu
bunlari unutmusum
kalbimin uzerindeki olu topragini attim
simdi yasiyor
simdi aciyor
beni getirdin
kendin
gittin
aferim
No comments:
Post a Comment